a lift gate

listen to the pronunciation of a lift gate
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a lift gate в Английский Язык Турецкий язык словарь

lift
{i} kaldırma

Tom yardım etmek için bir parmağını kaldırmadı. - Tom didn't lift a finger to help.

Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum. - I forgot to lift the receiver before dialing the number.

lift
(Spor) taşıma
lift
(Coğrafya) üst katman
lift
kaldırma mesafesi
lift gate
ağırlıklı sürgülü kapak
lift gate
(Askeri) asansör kapısı
lift
{f} kaldır

Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti. - He hurt his arm lifting so much weight.

Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı. - The policeman lifted the box carefully.

lift
araklamak
lift
yükseltme
lift
bitmek
lift
kaldırma kuvveti
lift
ortadan kaldırmak
lift
arabasına alma
lift
{f} (kulakları) dikmek
lift
(fiil) kaldırmak, yukarı kaldırmak, yükseltmek, topraktan çıkarmak, çalmak, yürütmek, germek, kalkmak, havalanmak
lift
{f} (sis/duman) dağılmak
lift
kaldrış
lift
{i} yardım

Paketi kaldırmama yardım et. - Help me lift the package.

Bunu kaldırmama yardım eder misin? - Can you help me lift this?

lift
(Askeri) KALDIRIŞ: Havanın kaldırıcı hassasından veya aerodinamik basınçtan ileri gelen yükseltici kuvvet; bir uçakta, kanatlar üzerindeki basıncın azalması dolayısıyla meydana gelen yükselme temayülü
lift
(isim) kaldırma, teleferik, yükseltme, asansör, yardım, arabasına alma
lift
{f} kalkmak
Английский Язык - Английский Язык
lift
A gate
yate
a lift gate

    Турецкое произношение

    ı lîft geyt

    Произношение

    /ə ˈləft ˈgāt/ /ə ˈlɪft ˈɡeɪt/
Избранное