O, eden senin gibi bir avantacıya yardım etmek için zahmete girerdi?
- Why would she go out of her way to help a deadbeat like you?
John seninle tanışıncaya kadar tembel bir kişiydi.
- John was a lazy person until he met you.
Diğer bir deyişle, o tembel bir insandır.
- In other words, he is a lazy person.