Katırın beni tekmelediği yerde hâlâ çürüklerim var.
- I still have bruises where the mule kicked me.
Tom bir katır tarafından tekmelendi.
- Tom got kicked by a mule.
Traktörler atların ve katırların yerini aldı.
- Tractors replaced horses and mules.
Daha fazla traktörler daha az at ve katır anlamına geliyordu.
- More tractors meant fewer horses and mules.
Bir katır kadar inatçısın! Bu sefer onun haklı olduğunu kabul et.
- You are as stubborn as a mule! For once, accept that she is right.
O bir katır kadar inatçıdır.
- He is stubborn as a mule.