O, uzakta kürek çeken bir teknenin görüntüsünü gördü.
- She caught sight of a rowing boat in the distance.
Ben, kıyıdan yaklaşık bir mil ötede bir balıkçı teknesi gördüm.
- I saw a fishing boat about a mile off the shore.
Kayık gölün dibine battı.
- The boat sank to the bottom of the lake.
Hawaii'e giderken, bu kayık motorunun yarı yolda bozulmayacağını umalım.
- Let's hope this boat engine doesn't give up the ghost when we're halfway to Hawaii.
Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.
- Traveling by boat takes longer than going by car.
Gemi Manş Denizine yaklaşıyordu.
- The boat was approaching the English Channel.
Pokerde Full House nedir?
- In poker, what's a full house?