Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Dosyalarımıza giriş için FTP'nin nasıl kullanılacağına dair bilgileri ekledim.
- I have attached instructions on how to use FTP to access our files.
.art dosyasının nasıl kullanılacağını bilmiyorum.
- I don't know how to use an art file (.art).
Bana şimdi Tom'un dosyası lâzım.
- I need Tom's file now.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin?
- Have you come to file a damage report?
Ödünç alabileceğim bir tırnak törpün var mı?
- Do you have a nail file I could borrow?
Mary bir tırnak törpüsü ile tırnaklarını törpülüyor.
- Mary is filing her nails with a nail file.
Öğrenciler tek sıra halinde yürüdüler.
- The students walked in a single file.
Tek sıra halinde sıralan.
- Line up in single file.