a european river in southwestern russia; flows into the sea of azov

listen to the pronunciation of a european river in southwestern russia; flows into the sea of azov
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a european river in southwestern russia; flows into the sea of azov в Английский Язык Турецкий язык словарь

don
{i} uzman

Meteoroloji uzmanlarına güvenmiyor musunuz? - Don't you trust the weathermen?

Uzman olması gereken biri için çok şey biliyor gibi görünmüyorsun. - For someone who's supposed to be an expert, you don't seem to know much.

don
Beyefendi

Niçin bir beyefendi gibi davranmaya çalışmıyorsun? - Why don't you try to behave like a gentleman?

Koltuğunu neden şu yaşlı beyefendiye vermiyorsun? - Why don't you give your seat to that old gentleman?

don
(İspanya'da) Bay
don
öğretmen

Öğretmenine soru sormaya çekinme. - Don't hesitate to ask your teacher a question.

Neden öğretmenine danışmıyorsun? - Why don't you ask your teacher for advice?

don
Bey

Koltuğunu neden şu yaşlı beyefendiye vermiyorsun? - Why don't you give your seat to that old gentleman?

Beyzbol sevmez misin? - Don't you like baseball?

don
(İngiltere'de) birdemde öğretim görevlisi
don
{f} giydirmek
don
{f} giymek

Ayakkabıyı çorap olmadan giymek hoşuma gidiyor. - I don't like to wear shoes without socks.

Şimdi eksantrik olun. Mor giymek için yaşlılığı beklemeyin. - Be eccentric now. Don't wait for old age to wear purple.

don
{i} İspanyol efendisi
don
don nehri
don
{i} öğretim görevlisi
Английский Язык - Английский Язык
don
don river
a european river in southwestern russia; flows into the sea of azov

    Расстановка переносов

    a Eu·ro·pe·an ri·ver in south·west·ern russia; flows in·to the sea of A·zov

    Произношение

Избранное