a distant place, a litter of pigs

listen to the pronunciation of a distant place, a litter of pigs
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a distant place, a litter of pigs в Английский Язык Турецкий язык словарь

far
{s} uzak

Onun çalışması kabul edilebilir, ama mükemmel olmaktan uzak. - His work was acceptable, but far from excellent.

Bir şey alamayacak kadar çok uzak. - To take something too far.

far
{s} öbür
far
alıs
far
çok

Jane'in veda konuşması bizi çok üzdü. - Jane's farewell speech made us very sad.

O, bana bir yalan söyleyecek kadar çok ileri gitti. - He went so far as to call me a liar.

far
uzağa

Uzağa gitsen bile, telefon üzerinden birbirimizle temas kurmaya devam edelim. - Even if you go far away, let's keep in touch with each other over the phone.

Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz. - Don't race the car. We want to make it go as far as possible.

far
ötedeki
far
bir hayli
far
daha uzaktaki
far
pek çok
far
öte

Onlar üç mil öteye yürüdü. - They walked three miles farther.

Onun modernizasyonu beklentilerimin çok ötesindeydi. - Its modernization was far beyond my expectations.

far
{s} mesafe katetmiş
far
Allah esirgesin
far
ilerlemiş
far
uzakta

Tom bizden uzakta olmayan kirasız küçük bir evde yaşıyordu. - Tom was living rent-free in a small house not too far from us.

Tom karısı Mary ile birlikte Boston'dan çok uzakta olmayan bir çiftlikte yaşıyor. - Tom lives on a farm with his wife, Mary, not too far from Boston.

far
(sıfat) uzak, ırak, öbür, öteki, mesafe katetmiş
far
-den uzak; uzağa; uzakta: He's never journeyed far from Istanbul. İstanbul'dan uzağa hiç seyahat etmedi. They didn't go far. Uzağa
far
{s} ırak

Gözden ırak olan, gönülden ırak olur. - Far from eye far from heart.

far
Far East Uzak Doğu
Английский Язык - Английский Язык
{n} far
a distant place, a litter of pigs

    Расстановка переносов

    a dis·tant place, a lit·ter of Pigs

    Произношение

Избранное