a conversation to stop an argument or settle situations

listen to the pronunciation of a conversation to stop an argument or settle situations
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a conversation to stop an argument or settle situations в Английский Язык Турецкий язык словарь

chat
{i} sohbet

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor. - She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.

Tom'un sohbet odalarında gerçek ismini vermeyecek kadar aklı var. - Tom knows better than to give his real name in chat rooms.

chat
{i} konuşma

Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk. - You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.

Seninle konuşmak güzeldi. - It was really nice chatting with you.

chat
laf etmek
chat
hasbıhal etmek
chat
konuşmak

Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk. - You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.

Seninle konuşmak güzeldi. - It was really nice chatting with you.

chat
(Hayvan Bilim, Zooloji) kuyrukkakan
chat
lakırdı etmek
chat
yarenlik
chat
sohbet etmek

Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar. - Bill and John like to get together once a month to chat.

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor. - She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.

chat
{f} laflamak
chat
samimi konuşmak
chat
muhabbet etmek
chat
hoşbeş etmek
chat
{i} ötücü kuş türü
chat
{f} çene çalmak (Argo)
chat
{f} hoşbeş etmek (Argo)
chat
{f} sohbet etmek, hoşbeş etmek, çene çalmak
chat
(fiil) sohbet etmek, hoşbeş etmek (Argo), söyleşmek, çene çalmak (Argo), gevezelik etmek, lafa tutmak, laflamak; kandırmaya çalışmak
chat
dedikodu/sohbet
chat
(isim) sohbet, söyleşi, hoşbeş, konuşma, ötücü kuş türü
Английский Язык - Английский Язык
chat
a conversation to stop an argument or settle situations

    Расстановка переносов

    a con·ver·sa·tion to stop an ar·gu·ment or set·tle situations

    Турецкое произношение

    ı känvırseyşın tı stäp ın ärgyımınt ır setıl sîçueyşınz

    Произношение

    /ə ˌkänvərˈsāsʜən tə ˈstäp ən ˈärgyəmənt ər ˈsetəl ˌsəʧo͞oˈāsʜənz/ /ə ˌkɑːnvɜrˈseɪʃən tə ˈstɑːp ən ˈɑːrɡjəmənt ɜr ˈsɛtəl ˌsɪʧuːˈeɪʃənz/
Избранное