a conversation on a talk show

listen to the pronunciation of a conversation on a talk show
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a conversation on a talk show в Английский Язык Турецкий язык словарь

chat
{i} sohbet

Tom'un sohbet odalarında gerçek ismini vermeyecek kadar aklı var. - Tom knows better than to give his real name in chat rooms.

Biz çay üzerine sohbet ediyorduk. - We were chatting over tea.

chat
{i} konuşma

Özel olarak konuşmamız gerek. - We need to have a chat in private.

Konuşmaya devam ettik. - We continued chatting.

chat
laf etmek
chat
hasbıhal etmek
chat
konuşmak

Seninle konuşmak güzeldi. - It was really nice chatting with you.

Konuşmak yerine çalışın! - Work instead of chatting!

chat
(Hayvan Bilim, Zooloji) kuyrukkakan
chat
lakırdı etmek
chat
yarenlik
chat
sohbet etmek

Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar. - Bill and John like to get together once a month to chat.

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor. - She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.

chat
{f} laflamak
chat
samimi konuşmak
chat
muhabbet etmek
chat
hoşbeş etmek
chat
{i} ötücü kuş türü
chat
{f} çene çalmak (Argo)
chat
{f} hoşbeş etmek (Argo)
chat
{f} sohbet etmek, hoşbeş etmek, çene çalmak
chat
(fiil) sohbet etmek, hoşbeş etmek (Argo), söyleşmek, çene çalmak (Argo), gevezelik etmek, lafa tutmak, laflamak; kandırmaya çalışmak
chat
dedikodu/sohbet
chat
(isim) sohbet, söyleşi, hoşbeş, konuşma, ötücü kuş türü
Английский Язык - Английский Язык
chat
a conversation on a talk show

    Расстановка переносов

    a con·ver·sa·tion on a talk show

    Турецкое произношение

    ı känvırseyşın ôn ı tôk şō

    Произношение

    /ə ˌkänvərˈsāsʜən ˈôn ə ˈtôk ˈsʜō/ /ə ˌkɑːnvɜrˈseɪʃən ˈɔːn ə ˈtɔːk ˈʃoʊ/
Избранное