Leyla cemaatin bir direğiydi.
- Layla was a pillar of the community.
Sami cemaatte önemli bir kişiydi.
- Sami was a pillar in the community.
Üniversiteye gidip gitmeyeceğimize karar veremeyiz.
- We cannot decide whether to go to college or not.
Üniversitede ne okumak istiyorsun?
- What do you want to study at college?
Sel toplulukları için bir krize neden oldu.
- The flood caused a crisis for their community.
O, yerel topluluklarında bir sorundu.
- It was a problem in their local community.
Tom ve Mary yüksekokul öğrencisidirler.
- Tom and Mary are college students.
Kolej günlerimin hatıraları aklıma geliyor.
- Memories of my college days come to my mind.
Peterhouse Cambridge'in 33 kolejinin en eskisidir.
- Peterhouse is the oldest of the 33 colleges of Cambridge.
Tom'un ölümü halkı şok etti.
- Tom's death shocked the community.
Halk için kendini kurban ediyor.
- She sacrifies herself for the community.
Hukuk fakültesi nerede?
- Where is law college?
Tom'un cezası 25 saatlik toplum hizmetiydi.
- Tom's sentence was 25 hours of community service.
Yeni davranış kurallarını ihlâl etmekten yakalanan gençler seyahat özgürlüğü haklarını kaybedecekler, ve bu hakkı geri almak için parasız toplum işini tamamlamak zorunda kalacaklar.
- Youths who are caught violating the new rules on behaviour will lose their right to free travel, and will have to complete unpaid community work to earn it back.
O onu milletin iyiliği için yaptı.
- She did it for the good of the community.
Ancak, sadece insan topluluğunun bir iletişim aracı olarak sözlü dili vardır.
- However, only the human community has verbal languages as a means of communication.
Tom, şartlı tahliye ve kamu hizmeti cezasına çarptırıldı.
- Tom was sentenced to probation and community service.
O kamu hizmeti cezasına çarptırıldı.
- He was sentenced to community service.
Birlikte üniversiteye gittik.
- We went to college together.
Tom üniversiteye giderken amcasıyla birlikte Boston'da yaşadı.
- Tom lived with his uncle in Boston while going to college.
Bu üniversite 1910 yılında kurulmuştur.
- This college was established in 1910.
Kolej bay Smith tarafından kuruldu.
- The college was founded by Mr Smith.
Tom küçük bir okulda Fransızca öğretti.
- Tom taught French at a small college.
Maalesef okul ücretini göze alamadığım için üniversiteyi bırakmak zorunda kaldım.
- Unfortunately, I had to drop out of college because I couldn't afford the tuition.
... truly the way to build the character of our community of ...
... are hurting the community, not after students, not after folks who are here just because ...