a child or young person

listen to the pronunciation of a child or young person
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a child or young person в Английский Язык Турецкий язык словарь

kid
{f} dalga geçmek
kid
{f} şaka yapmak
kid
delikanlı
kid
arkadaşlar

Tom ve ben çocukluğumuzdan beri iyi arkadaşlarız. - Tom and I have been good friends since we were kids.

Çocukluğumda sınıf arkadaşlarım ve ben oynamak için bütün bilyeleri okula götürürdük. Bu günlerde çoğu çocuğun akıllı telefonları ve iPod'ları var. - When I was a kid, my classmates and I would all take marbles to school to play with. These days, most kids have got smartphones and iPods.

kid
(Aİ) (kardeş) genç olan
kid
oğlak
kid
genç

Ben genç bir çocukken annem bana hikayeler okurdu. - My mother used to read me stories when I was a young kid.

Ben gençken, bir çocuğun sahip olabileceği en modern şey, bir transistör radyoydu. - When I was young, the hippest thing a kid could own was a transistor radio.

kid
ayak yapmak
kid
çocuk,v.şaka yap: n.çocuk
kid
dili takılmak
kid
{i} oğlak, keçi yavrusu
kid
{i} oğlak derisi
kid
{f} takılmak
kid
{i} küçük

Küçükken, bulutları pamuk şekere benzetirdim. - When I was a kid, I used to think that fairy floss and clouds were alike.

Küçük çocukları kaçıran insanlar hakkında duymak kanımı kaynatıyor. - Hearing about people kidnapping little children just makes my blood boil.

kid
şakadan aldatmak
kid
(fiil) şaka yapmak, dalga geçmek, işletmek, takılmak, kandırmak, yavrulamak (keçi)
kid
{i} k.dili. çocuk
kid
dili çocuk
Английский Язык - Английский Язык
kid
a child or young person

    Расстановка переносов

    a child or young per·son

    Турецкое произношение

    ı çayld ır yʌng pırsın

    Произношение

    /ə ˈʧīld ər ˈyəɴɢ ˈpərsən/ /ə ˈʧaɪld ɜr ˈjʌŋ ˈpɜrsən/
Избранное