a borough; a manor

listen to the pronunciation of a borough; a manor
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a borough; a manor в Английский Язык Турецкий язык словарь

bury
gömmek

Sami, Leyla'yı Kahire'ye gömmek istedi. - Sami wanted to bury Layla in Cairo.

Bir anne için en acı şey, kendi çocuğunu gömmektir. - The most painful thing for a mother is having to bury her own child.

bury
{f} toprağa vermek
bury
{f} cenazeyi kaldırmak
bury
defin yapmak
bury
örtüp bastırmak
bury
cenaze kaldırmak
bury
(Spor) uzak mesafeli şutu gömmek
bury
defin etmek
bury
gizlemek
bury
göm

Köpek, kemiğini bahçeye gömmekle meşguldü. - The dog was busy burying his bone in the garden.

Parasını kuma gömüyor. - She's burying her money in the sand.

bury
defnetmek
bury
saklamak
bury
{f} örtmek
bury
{f} daldırmak
Английский Язык - Английский Язык
bury

Indisputable, though very dim to modern vision, rests on its hill-slope that same Bury, Stow, or Town of St. Edmund; already a considerable place, not without traffic.

a borough; a manor
Избранное