O, yükümlülüklerini yerine getirmedi.
- He didn't fulfill his obligations.
Ben sadece benim toplumsal yükümlülüklerimi yerine getirmek için partiye gittim.
- I only went to the party to fulfill my societal obligations.
Have to zorunluluk ifade etmek için kullanılır.
- Have to is used to express obligation.
Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
- You are under no obligation whatsoever to share this information.