Английский Язык - Турецкий язык
Определение a black male в Английский Язык Турецкий язык словарь
- brother
- {i} kardeş
Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor.
-My little brother is watching TV.
Erkek kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
-My brother lives in Tokyo.
- brother
- erkek kardeş
Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor.
-My little brother is watching TV.
Erkek kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
-My brother lives in Tokyo.
- brother
- brotherlyerkek kardeşe özgü
- brother
- ağabeyce
- brother
- vay canına!
- brother
- brotherhoodkardeşlik
- brother
- ahi
- brother
- kayınbirader
Kayınbiraderim geçen çarşamba vefat etti.
-My brother-in-law passed away last Wednesday.
O benim kız kardeşimin kocası. O benim kayınbiraderim.
-He's my sister's husband. He's my brother-in-law.
- brother
- brotherin i enişte
- brother
- din kardeşi
- brother
- aynı türkümün erkek üyesi
- brother
- (fiil)y be, vay canına
- brother
- {i} dost
- brother
- birlik
İki erkek kardeş birlikte seyahat için gitti.
-Two brothers went to travel together.
Erkek kardeşinle birlikte okula gittim.
-I went to school with your brother.
- brother
- (isim) erkek kardeş, kardeş, birader, arkadaş, dost, tarikat üyesi
- brother
- {i} tarikat üyesi
- brother
- bacanak
- brother
- {i} erkek kardeş, birader
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение a black male в Английский Язык Английский Язык словарь
- brother
a black male
Турецкое произношение
ı bläk meylПроизношение
/ə ˈblak ˈmāl/ /ə ˈblæk ˈmeɪl/
Resimler
История
Избранное