-tesis

listen to the pronunciation of -tesis
Турецкий язык - Турецкий язык
Испанский Язык - Турецкий язык

Определение -tesis в Испанский Язык Турецкий язык словарь

Tesis
tez konusu
tesis
tezli
tesis
tez
tesis
lisans tezi
Турецкий язык - Английский Язык
on-premises
tesis
{i} plant

The enemies destroyed the plant by bombing. - Düşmanlar tesisi bombalayarak imha ettiler.

We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite. - Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.

tesis
institution
tesis etme
foundation
askeri tesis
(Askeri) military establishment
kritik tesis
(Askeri) critical facility
sahte tesis
(Askeri) dummy installation
sosyal tesis
day room
sosyal tesis
recreational facility
sosyal tesis
(Turizm) leisure centre
sosyal tesis
(Askeri) social facility
tesis
facilities
tesis
setting up
tesis
trust
tesis
establishing
tesis
(Ticaret) installations
tesis
(Turizm) complex
tesis
amenity
tesis
work
tesis
facility cost
tesis
(Kanun) creation
tesis
site
tesis
setting
tesis
machinery and equipment
tesis
premises
tesis dışı
(Çevre) off-site
tesis etme
(Ticaret) installation
tesis etme
establishment
tesis etmek
constitute
tesis etmek
enactment
tesis etmek
install
tesis etmek
establish

Bush thinks that he has been sent by God to establish justice on Earth. - Bush yeryüzünde adaleti tesis etmek Allah tarafından gönderildiğini düşünüyor.

tesis etmek
(Dilbilim) put in
tesis etmek
frame
tesis içi
(Çevre) on-site
tesis yerleşimi
plant location
tesis yönetimi
facilities management
tesis yönetimi
facility management
tesis
erecting
tesis
establishment
tesis
foundation
tesis
facility

Layla ended up in a rehab facility in Cairo. - Leyla, Kahire'deki bir rehabilitasyon tesisini boyladı.

Dan was serving a life sentence in a maximum security facility. - Dan maksimum güvenlikli bir tesiste ömür boyu hapis cezasını çekiyordu.

tesis etme
institution
yardımcı tesis
auxiliary facilities
Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri Tesis ve Lojistik Başkanı Yardımcısı
(Askeri) Deputy Chief of Staff for Installations and Logistics, Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri (USAF)
beyan edilen tesis
declared facility
diplomatik tesis
(Askeri) diplomatic facility
distile su elde edilen tesis
evaporating plant
ekonomik tesis
(Ticaret) economic foundation
entegre tesis
(Ticaret) integrated plant
gridli tesis fotografı
(Askeri) gridded installation photograph
güven tesis etmek
build trust
güven tesis etmek
build up trust
ipotek tesis etmek
establish a lien
ipotek tesis etmek
collateralize
ipotek tesis etmek
encumber with a mortgage
istihkam ve tesis
(Askeri) engineering and installation
mali tesis
(Askeri) fiscal station
müşterek tesis kullanım kurulu
(Askeri) Joint Facilities Utilization Board
orta frekans; seyyar tesis; çok frekanslı
(Askeri) medium frequency; mobile facility; multi-frequency
otomatik tesis
automatic plant
otomatize tesis istihbarat dosyası
(Askeri) automated installation intelligence file
sabit tesis
(Askeri) fixed plant
sahte tesis
decoy
seyyar meteorolojik tesis
(Askeri) meteorological mobile facility
seyyar meteorolojik tesis (yedek)
(Askeri) (R) meteorological mobile facility (replacement)
tesis
(Hukuk) establishment, plant
tesis
facility: spor tesisleri sports facilities
tesis
service area
tesis
system, installation (made up of a group of devices): ısıtma ve soğutma tesisleri heating and cooling systems
tesis
foundation; establishment
tesis
institution, association, establishment, or foundation (a corporate body)
tesis
works

We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite. - Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.

He works for a plumbing company. - O bir sıhhi tesisat şirketi için çalışıyor.

tesis
tablishment
tesis
establishing; institution, association, foundation, establishment; plant
tesis
installlation
tesis edilebilen
establishable
tesis edilmiş
based
tesis ekleri
facility attachment
tesis etme kurum
(dernek) tablishment
tesis etmek
base
tesis etmek
to found, to establish
tesis etmek
to found; to establish, set up; to institute
tesis güvenlik belgesi
(Askeri) facility security clearance
tesis istihkamcılığı
(Askeri) facilities engineering
tesis içi acil durum
(Çevre) site area emergency
tesis konuşlanma subayı
(Askeri) installation deployment officer
tesis kullanma ücreti
(Askeri) asset use charge
tesis kurmak
build a plant
tesis kurmak
build a facility
tesis kümeleri bileşimi
(Ticaret) conglomerate combination
tesis listesi
facilities list
tesis makine ve cihazlar
(Ticaret) plants machinery and equipment
tesis masrafi
plant cost
tesis masrafı
(Botanik, Bitkibilim) plant cost
tesis randımanı
(Çevre) plant efficiency
tesis sıhhi destek ünitesi
(Askeri) installation medical support unit
tesis sınırları
(Otomotiv) battery limits
tesis sığası
plant capacity
tesis test kıymetlendirmesi
(Askeri) facility rating
tesis teçhizatı
(Askeri) plant equipment
tesis ulaştırma subayı
(Askeri) installation transportation officer
tesis ve makineler
(Ticaret) plant and machinery
tesis yakıt tüketimi
(Havacılık) installed fuel consumption
tesis örgütleşimi
plant organization
tesis ısıl verimi
plant thermal efficiency
tesis, harekat ve bakım; Uluslar Arası Göç Teşkilatı
(Askeri) installation, operation, and maintenance; International Organization for Migration
tesis, makine ve cihazlar
(Ticaret) machinery, plant and equipment
tesis, makine ve teçhizat
(Ticaret) plant, machinery and equipment
turistik tesis
(Turizm) tourist facility
turistik tesis kurma izni
(Ticaret) tourist facility license
Испанский Язык - Английский Язык

Определение -tesis в Испанский Язык Английский Язык словарь

obra de tesis
problem play
tesis
thesis, dissertation