Tom opened his mouth to protest.
- Tom protesto etmek için ağzını açtı.
The assembly voted to protest against any nuclear armament.
- Meclis herhangi bir nükleer silahlanmaya karşı protesto etmek için oy kullandı.
The assembly voted to protest against any nuclear armament.
- Meclis herhangi bir nükleer silahlanmaya karşı protesto etmek için oy kullandı.
Today, some websites are blacked out to protest against SOPA and PIPA.
- Bugün bazı web siteleri SOPA ve PIPA'yı protesto etmek için karartılmıştır.