It was hard to persuade him to cancel the trip.
- Bu geziyi iptal etmesi için onu ikna etmek zordur.
It was difficult to persuade him to cancel the trip.
- Onu seyahati iptal etmeye ikna etmek zor oldu.
It is hard to convince John.
- John'u ikna etmek zordur.
It is hard to convince Jack.
- Jack'i ikna etmek zordur.