She is very fond of gossip.
- Dedikoduya çok düşkündür.
She is very fond of flowers.
- Çiçeklere çok düşkündür.
That young man is very keen on cycling.
- Şu genç adam bisiklete binmeye çok düşkün.
That young man is very keen on cycling.
- Şu genç adam bisikletçiliğe çok düşkündür.
Sami was so addicted to that.
- Sami ona çok düşkündü.
Sami was addicted to social media.
- Sami sosyal medyaya düşkündü.
He seemed to be very keen on music.
- O, müziğe çok düşkün gibi görünüyordu.
That young man is very keen on cycling.
- Şu genç adam bisikletçiliğe çok düşkündür.
Ann is partial to chocolate.
- Ann çilolataya düşkün.
That teacher tends to be partial to female students.
- Şu öğretmen kız öğrencilere düşkün olma eğilimindedir.
Sami was addicted to social media.
- Sami sosyal medyaya düşkündü.
Sami was so addicted to that.
- Sami ona çok düşkündü.