Düzenleme son derece karlı olduğunu kanıtladı.
- The arrangement proved highly profitable.
Sermayesi için karlı bir yatırım arıyordu.
- He looked for a profitable investment for his capital.
Ödünç para verme bu ülkede kazançlı bir iştir.
- Money lending is a profitable business in this country.
İnsanlara şirketinin kazançlı olduğunu düşündürmek için tek ihtiyacın olan şey muhasebende küçük bir el çabukluğu.
- All you need is a little sleight of hand in your accounting to make people think your company is profitable.
... drill, when you want to produce, when it's most profitable for you. These are public ...
... and clean energy are profitable. And that's really what the, uh, what the comprehensive ...