This is a post office and that is a bank.
- Bu bir postane, şu ise bir bankadır.
Look at that mountain which is covered with snow.
- Karlarla örtülü şu dağa bak.
You have been doing well at school so far.
- Şu ana kadar okulda iyi gidiyorsun.
How many computers have you had so far?
- Şu ana kadar kaç tane bilgisayarın oldu?
My uncle is staying in Hong Kong at present.
- Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.
She is content with his present salary.
- O, şu anki maaşından memnun.
Tom currently works for his father's company.
- Tom şu anda babasının şirketi için çalışıyor.
Tom currently teaches English in Japan.
- Tom şu anda Japonya'da İngilizce öğretiyor.
I hear that Tom isn't in Boston now.
- Tom'un şu anda Boston'da olmadığını duyuyorum.
I just bet you were thinking something perverse just now.
- Ben, şu anda ters bir şey düşündüğüne dair bahse girerim.
Tom certainly has had more than one job offer by now.
- Tom şu ana kadar birden fazla iş teklifi aldı.
Tom is worried because he should have heard from Mary by now.
- Tom şu ana kadar Mary'den bir haber almış olması gerektiği için endişeli.
I have been lucky until now.
- Şu ana kadar şanslıydım.
For some reason the microphone wasn't working until now.
- Bazı nedenlerden dolayı mikrofon şu ana kadar çalışmıyordu.
Up to now I've never been abroad.
- Şu ana kadar hiç yurt dışında bulunmadım.
Up to now, how many books do you think you've read?
- Şu ana kadar sence kaç kitap okumuşsundur?
At present, consensus has yet to be reached.
- Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.
I believe Elvis yet lives.
- Elvis'in şu anda yaşadığına inanıyorum.
Mother is very busy just now.
- Annem şu anda çok meşgul.
I just bet you were thinking something perverse just now.
- Ben, şu anda ters bir şey düşündüğüne dair bahse girerim.
I can't answer you here and now.
- Sana burada ve şu anda cevap veremem.
I am content with my current position.
- Şu anki pozisyonumdan memnunum.
Tom is perfectly satisfied with his current salary.
- Tom şu anki aylığından tamamen memnun.
Bill, did you take Spot for a walk yet?
- Bill, şu ana kadar Spot'u yürüyüşe çıkardın mı?
Have you finished reading today's paper yet?
- Şu ana kadar bugünkü gazeteyi okumayı bitirdin mi?
Resident Evil 4 is one of the best games I have ever played.
- Resident Evil 4 şu ana kadar oynadığım en iyi oyunlardan biridir.
All you ever do is nitpick. I wish you could say something more constructive.
- Şu ana kadar yaptığın bütün şey her şeye kusur bulmak, keşke daha yapıcı bir şey söyleyebilsen.
I am presently working in the hotel kitchen.
- Ben şu anda otel mutfağında çalışıyorum.
It is an ancient midden, presently an archaeological treasury.
- Eski bir çöp yığını şu anda arkeolojik bir hazinedir.
At present they are working for a big company in England.
- Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.
My uncle is staying in Hong Kong at present.
- Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.
What I want now is not money, but time.
- Şu anda istediğim para değil, fakat zamandır.
Long skirts are out of fashion now.
- Şu an uzun eteklerin modası geçmiştir.
He is on another phone at the moment.
- O şu anda başka bir telefonda.
Tom isn't here at the moment.
- Tom şu anda burada değil.
Can you mention some celebrities in Italy at the moment?
- Şu anda İtalya'daki bazı ünlülerden bahsedebilir misin?
Tom isn't here at the moment.
- Tom şu anda burada değil.
We have recently discussed this problem.
- Şu sıralar bu problemi tartıştık.
I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
- Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum.
At present, consensus has yet to be reached.
- Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.
At present they are working for a big company in England.
- Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.
Tom isn't content with his present salary.
- Tom şu anki maaşından memnun değil.
Your present trouble is on my mind all the time.
- Senin şu anki sorunun her zaman aklımda.