Please pass me the sugar.
- Lütfen bana şekeri uzat.
They should decrease the sugar in these muffins.
- Bu kurabiyelerdeki şekeri azaltmalılar.
Eat up the steak and then you can have a candy.
- Bifteğini bitir ve sonra bir şeker alabilirsin.
If ifs and buts were candy and nuts, we'd all have a merry Christmas.
- Eğer eğerler ve fakatlar şekerleme ve çerez olsalar, hepimiz neşeli bir Noel yaparız.
I'm cutting down on sweets.
- Şekerlemeyi azaltıyorum.
He had cut down on sweets.
- O, şekerlemeyi azalttı.
After all, this is the land of diabetes.
- Sonuçta, bu şeker hastalığı diyarı.
Tom got diabetes from eating too much ice cream.
- Tom çok fazla dondurma yemekten şeker hastalığına yakalandı.
Tom told me that he thought Mary was diabetic.
- Tom bana Mary'nin şeker hastası olduğunu düşündüğünü söyledi.
He is diabetic and suffers from blindness.
- O şeker hastasıdır ve körlükten muzdariptir.
My sister likes sweets.
- Kız kardeşim şekerleri sever.
A nucleotid's main structure has Phosphate, one of Adenine, Timine, Cytosine or Guanine and a deoxribose sugar.
kediler çok şeker - cats are so cute.