Tom and Mary were my backup singers back when I used to perform.
- Eskiden konser verdiğimde Tom ve Mary arkada benim yedek şarkıcılarımdı.
He is among the best jazz singers.
- En iyi jazz şarkıcıları arasındadır.
I like Ozodbek's songs.
- Ozodbek'in şarkılarını severim.
I didn't know this song.
- Bu şarkıyı bilmiyordum.
It is a pity that the singer died so young.
- Çok yazık, şarkıcı çok genç yaşta öldü.
The singer is popular among young people.
- Şarkıcı genç insanlar arasında popülerdir.
They're professional singers.
- Onlar profesyonel şarkıcı.
Tom didn't decide to become a professional singer until he was thirty.
- Tom otuzuna kadar profesyonel bir şarkıcı olmaya karar vermedi.
The world's greatest singers and most of its famous musicians have been fat or at least decidedly plump.
- Dünyanın en büyük şarkıcıları ve ünlü müzisyenlerinin çoğu şişmandır ya da en azından bariz şekilde tombuldur.