şahide

listen to the pronunciation of şahide
Турецкий язык - Английский Язык

Определение şahide в Турецкий язык Английский Язык словарь

şahit
witness

Actually, I did not witness the traffic accident. - Aslında trafik kazasına şahit olmadım.

Tom left no witnesses behind. - Tom geride hiç şahit bırakmadı.

şahit
{i} evidence
şahit
deponent
şahit
witnesser
şahit
testifier
şahit
eyewitness
şahit
witness for
şahit
attester
şahit
witness, eyewitness tanık
Турецкий язык - Турецкий язык
Mezar taşı
Mezarların baş ve ayak ucuna diklemesine yerleştirilen, yazı ve çiçek motifleriyle süslü taş
ŞAHİDE
(Osmanlı Dönemi) f. Dilber, güzel
ŞAHİDE
(Osmanlı Dönemi) Mezara dikine dikilen ve üzerinde yazı ve çiçek motifi bulunan baş ve ayak taşları
ŞAHİDE
(Osmanlı Dönemi) (Müe.) Kadın şâhid
ŞAHİDE
(Osmanlı Dönemi) Mezar taşı
ŞAHİT
(Osmanlı Dönemi) (C.: Şihât) İnce yufka olmuş nesne
şahit
Tanık
şahit
Tanık: "Kendisine uzun uzun anlattığım hikâyemin şahidi yoktu."- R. H. Karay
şahide
Избранное