How to overcome the high value of the yen is a big problem.
- Yüksek yen değerinin nasıl üstesinden gelineceği büyük bir sorundur.
They can overcome their fear.
- Onlar korkularının üstesinden gelebilirler.
Peter overcame a lot of difficulties before succeeding as a doctor.
- Peter doktor olmayı başarmadan önce birçok zorluğun üstesinden geldi.
Five of them attacked me, but I overcame them all.
- Onlardan beşi bana saldırdı ama onların hepsinin üstesinden geldim.