Tom yediği hakkında çok seçici.
- Tom is very picky about what he eats.
Çok seçici olma. Denizde o kadar çok balık yok.
- Don't be too picky. There aren't that many fish in the sea.
Okul özenle temizlendi.
- The school was meticulously clean.
Sami işi titizlikle planladı.
- Sami planned the thing meticulously.
Sami'nin arka bahçesi titizlikle muhafaza edildi.
- Sami's backyard was meticulously maintained.