üçte

listen to the pronunciation of üçte
Турецкий язык - Английский Язык
thirds

Two thirds of the employees of this company are engineers. - Bu şirketteki çalışanların üçte ikisi mühendistir.

Two thirds of the students came to the reunion. - Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.

{n} a third part of an estate belonging to the widow of a deceased person
plural of third
üçte iki
two-thirds

Two-thirds of the students of this school are boys. - Bu okulun öğrencilerinin üçte ikisi erkektir.

Two-thirds of the students came to the meeting. - Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.

üçte bir
third

Tom bought a bag of apples and he ate a third of them in one day. - Tom bir çanta elma satın aldı ve bir günde bunların üçte birini yedi

She spends over a third of her time doing paperwork. - O, zamanının üçte birini evrak işleri yaparak geçirir.

üçte ikisi
two out of three
üç
three

This is a three-star hotel; three hundred dollars a night. - Burası üç yıldızlı bir oteldir; bir gece üç yüz dolardır.

He has been in Japan for three years. - O üç yıldır Japonya'da.

üç
tri
üç
ternate
üçte bir
one third

About one third of the earth's surface is land. - Yaklaşık olarak dünya yüzeyinin üçte biri topraktır.

One third of the friends I grew up with are dead. - Birlikte büyüdüğüm arkadaşlardan üçte biri öldü.

on üçte bir
thirteenth
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение üçte в Турецкий язык Турецкий язык словарь

üç
3
Üç
(Osmanlı Dönemi) SELASE
Üçte bir
(Hukuk) SÜLÜS
Üçte iki
(Hukuk) SÜLÜSAN
üç
İkiden sonra gelen sayının adı
üç
Bu sayıyı gösteren 3, III rakamlarının adı. İkiden bir artık
üçte bir
(Osmanlı Dönemi) salis
üçte
Избранное