They would not fight to free the slaves.
- Onlar köleleri özgürleştirmek için savaşmazlardı.
Old-timers might argue the Internet was freest during the Usenet days.
- Yaşlılar, Usenet günlerinde internetin daha özgür olduğunu iddia edebilirler.
Everyone is free to contribute.
- Herkes iştirâk etmekte özgürdür.
I want to be more independent.
- Ben daha özgür olmak istiyorum.
She's a smart and independent girl.
- O, akıllı ve özgür bir kız.
Senator Kerry was considered a liberal.
- Senatör Kerry bir özgürlükçü olarak kabul edildi.
Take a liberal view of young people.
- Genç insanların özgürlükçü görüşünü al.
You are at liberty to leave any time.
- Her zaman gitmekte özgürsün.
You are at liberty to state your own views.
- Kendi görüşlerinizi ifade etmekte özgürsünüz.
The Statue of Liberty is the symbol of America.
- Özgürlük anıtı Amerika'nın sembolüdür.
Lincoln granted liberty to slaves.
- Lincoln kölelere özgürlük verdi.