The public's fascination with organized crime is very disturbing.
- Kamuoyunun örgütlü suça olan hayranlığı çok rahatsız edicidir.
One organization allegedly controls the European drug market.
- İddialara göre, bir örgüt Avrupa uyuşturucu piyasasını kontrol ediyor.
WHO stands for World Health Organization.
- WHO, Dünya Sağlık Örgütü anlamına gelir.
How can you contribute to our organisation?
- Örgütümüze nasıl katkıda bulunabilirsiniz?
Every year, the organisation organises a number of meetings of volunteers who go door-to-door to sell Frisian books.
- Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.
Bribes are something that arises in conjunction with power organizations.
- Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.
I hate terrorist organizations.
- Terör örgütlerinden nefret ediyorum.