önererek

listen to the pronunciation of önererek
Турецкий язык - Английский Язык
bidding
offering
öner
{f} proposed

The president proposed a new plan. - Başkan yeni bir plan önerdi.

Several plans were proposed. - Birkaç plan önerildi.

öner
hold out
öner
{f} bidding
öner
{f} offering

Are you offering to help? - Yardım etmeyi öneriyor musun?

Would you like something to drink? No, but thanks for offering. - Bir şey içmek ister misin? Hayır, ama öneri için teşekkürler.

öner
recommend

Since I've never eaten here before, I don't know what to recommend. - Daha önce burada hiç yemediğim için ne önereceğimi bilmiyorum.

I can recommend this restaurant. - Bu lokantayı önerebilirim.

öner
held out
öner
suggest

He suggested I go with him to the party. - Onunla birlikte partiye gitmemi önerdi.

Your suggestion seems reasonable. - Önerin mantıklı görünüyor.

öner
{f} propose

The politician proposed reforms to Congress. - Politikacı Kongreye reformlar önerdi.

He proposed an alternate plan. - O, alternatif bir plan önerdi.

önererek
Избранное