çubuk

listen to the pronunciation of çubuk
Турецкий язык - Английский Язык
stick

Stir the paint with a stick. - Boyayı bir çubuk yardımıyla karıştır.

Mary poked Tom in the eye with a stick. - Mary Tom'un gözüne bir çubuk soktu.

bar

The textile factory's windows are fitted with iron bars so when a fire broke out inside the factory, most of the workers died. - Tekstil fabrikasının pencereleri demir çubuklarla donatılmış bu yüzden fabrikada yangın çıktığında işçilerden çoğu öldü.

I only ate one granola bar. - Ben sadece bir granola çubuk yedim.

rod

We need new curtain rods. - Yeni perde çubuklarına ihtiyacımız var.

strip
wand
shoot, twig; stick, rod, bar, wand; tobacco pipe; chopsticks; stripe
baton

Mary conducted the orchestra using a baton. - Mary bir çubuk kullanarak orkestrayı yönetti.

rod, bar
stripe
(Denizcilik) upper mast
rib
tobacco pipe
the smaller of two drumsticks
wand, staff
young branch, shoot, twig; sapling
long-stemmed tobacco pipe, chibouk
chopstick

Rice is usually eaten with chopsticks in Japan. - Pirinç pilavı Japonya'da genellikle çubukla yenir.

Tracy had never used chopsticks before then. - Tracy daha önce yemek çubuklarını hiç kullanmamıştı.

switch
stave
stripe or rib in cloth
(Matematik) chord
(Havacılık) bloom
strap
bolt
(Havacılık) billet
chart
stem
truss
streak
chopsticks

Rice is usually eaten with chopsticks in Japan. - Pirinç pilavı Japonya'da genellikle çubukla yenir.

I usually eat rice with chopsticks. - Pirinç pilavını genellikle çubuklarla yerim.

straw

For the first month after the accident she could only drink liquids through a straw. - Kazadan sonra ilk bir ay sadece bir çubuk vasıtasıyla sıvı şeyler içebildi.

shoot
pipe
chibouk
spline
rodes
demir çubuk
bar

The textile factory's windows are fitted with iron bars so when a fire broke out inside the factory, most of the workers died. - Tekstil fabrikasının pencereleri demir çubuklarla donatılmış bu yüzden fabrikada yangın çıktığında işçilerden çoğu öldü.

sivri uçlu çubuk
spike
çubuk aşısı hort
graft
çubuk sokarak durdurmak
spoke
çubuk anten
rod antenna, whip antenna
çubuk anten
whip aerial
çubuk anten
whip antenna
çubuk anten
rod aerial
çubuk aşısı
grafting
çubuk bakır
bar copper
çubuk demiri
iron cast as rods or bars
çubuk grafiği
bar chart, bar diagram, bar graph
çubuk haddesi
slabbing mill
çubuk içmek
to smoke a long pipe
çubuk kod
bar code
çubuk kraker
pretzel

Do you want a pretzel? - Kıvrık çubuk kraker istiyor musun?

çubuk lâmbalarla aydınlatma
strip lighting
çubuk mıknatıs
bar magnet
çubuk süspansiyon
bar suspension
çubuk takımı mouthpiece of
a tobacco pipe
çubuk çelik
bar steel
çubuk çelik
rod steel
çubuk çeliği
bar steel
basit çubuk grafik
(Bilgisayar) simple bar chart
demir çubuk
iron rod
demir çubuk
rod
demir çubuk
poker
demir çubuk
billet
ekle çubuk
(Bilgisayar) add bar
itici çubuk
pushrod
itici çubuk
(Otomotiv) push rod
merkezi çubuk
(Bilgisayar) center strip
metal çubuk
metal rod
metal çubuk
spill
uzun çubuk
(Bilgisayar) spacebar
çelik çubuk
billet
çelik çubuk
bar-steel
çubuklar
(Mekanik) sticks

Selfie sticks are banned in many museums and galleries. - Selfie çubukları, birçok müze ve galeride yasaklandı.

çubuklar
(Gıda) chopsticks

Tracy had never used chopsticks before then. - Tracy daha önce yemek çubuklarını hiç kullanmamıştı.

Mr. Parker tried eating with chopsticks. - Bay Parker çubuklarla yemeğe çalıştı.

demir çubuk
iron bar
nervürlü çelik çubuk
(İnşaat) Deformed steel bar
3 boyutlu çubuk
(Bilgisayar) 3-d bar
bambu çubuk
bamboo
cam çubuk
glass rod
dişli çubuk
toothed rack, rack
durdurucu çubuk
(Otomotiv) blocking ring
enine çubuk
transverse bar
enine çubuk
transverse rod
gözlü çubuk
eye bar
haddelenmiş çubuk
rolled bar
itici çubuk
tappet rod
itici çubuk boşluğu
(Otomotiv) push rod play
kare çubuk
square bar
karma çubuk çizim
(Bilgisayar) composite bar chart
kılavuz çubuk
guide bar
kızıl çubuk
(Botanik, Bitkibilim) dogwood
maden eriyiğini karıştırmaya yarayan çubuk
rabble
metâl çubuk
billet
meyveli çubuk dondurma
ice lolly
pamuklu çubuk
cotton bud
riper çubuk bağlantısı
ripper linkage
simge çubuk modu
(Bilgisayar) icon bar mode
uzatma çubuk fünyeli mayın
(Askeri) tilt rod activated mine
vagonları bağlayan çubuk
tie rod
vurgulu çubuk ekle
(Bilgisayar) add accent bar
yağ göstergesi çubuk
dipstick
yuvarlak çubuk
round bar
çatal biçiminde çubuk
dowsing rod
çelik çubuk
steel bar, billet
çentikli çubuk
notched bar
çift çubuk
farming implements
çift çubuk sahibi
1. farm owner. 2. (someone) who owns a farm
üst çubuk
(Bilgisayar) top bar
Турецкий язык - Турецкий язык
Ana direkler üzerine sürülen ikinci ve üçüncü direk parçası
Körpe dal
Ankara yakınlarında bir baraj
Tütün içmek için kullanılan uzun ağızlık
Değnek biçiminde ince, uzun ve sert olan şey
Körpe dal: "Asma çubukları taze de duman yapıyor, duman kaçtı gözüme."- C. Uçuk
Kumaşta düz çizgi
Değnek biçiminde ince, uzun ve sert olan şey: "Sıcak bir demir çubuktan niçin elini çekiyorsun?"- H. C. Yalçın
Ana direklerin üzerine konulan ekleme direkler
Tütün içmek için kullanılan uzun ağızlık: "Sabahtan başlar, akşama kadar çubuk içer."- M. Ş. Esendal
çubuk ağacı
Sütleğengillerden, içi delik olan, dalları çubuk gibi kullanılan bir ağaçcık (Mabea)
çubuk makarna
İnce, uzun, çubuk biçiminde dökülmüş ve fırınlanmış makarna
çubuk odası
Çubukluk
çift çubuk
Mal mülk, para edebilecek bütün varlıklar
çift çubuk
Çiftçilik yapabilmek için gereken her türlü araç
çubuk
Избранное