Their job is to draw plans.
- Onların işi planlar çizmek.
I would like to draw.
- Ben resim çizmek istiyorum.
Tom likes painting pictures.
- Tom resim çizmekten hoşlanır.
I like to draw pictures.
- Resim çizmekten hoşlanırım.
These boots belong to her.
- Bu çizmeler ona aittir.
These boots are from Australia.
- Bu çizmeler Avustralya'dan.
Tom watched Mary drawing a picture.
- Tom Mary'nin resim çizmesini izledi.
Picasso kept drawing pictures until he was 91 years old.
- 91 yaşında kadar Picasso resim çizmeye devam etti.
Believe it or not, I can actually draw.
- İster inanın ister inanmayın, ben aslında resim çizebilirim.
There were some guests waiting in the drawing room.
- Çizim odasında bekleyen bazı misafirler vardı.
Cross out all the wrong answers.
- Tüm yanlış cevapların üstünü çiz.
Cross out the incorrect words.
- Yanlış kelimeleri çiziniz.
The young child uses crayons to draw a picture.
- Küçük çocuk bir resim çizmek için renkli kalem kullanmaktadır.
Be careful not to scratch the furniture.
- Mobilyayı çizmemek için dikkatli olun.
She is drawing a picture.
- O, bir resim çiziyor.
There were some guests waiting in the drawing room.
- Çizim odasında bekleyen bazı misafirler vardı.
Mary could not stop looking at the picture of Sleeping Beauty that Tom had drawn.
- Mary Tom'un çizdiği Uyuyan Güzel resmine bakmaktan vazgeçemedi.
Mary could not turn away from the picture of Sleeping Beauty that Tom had drawn.
- Mary Tom'un çizdiği Uyuyan Güzel resmine bakmaktan kendini alamadı.
I think they're plotting something.
- Sanırım onlar bir şey çiziyorlar.
The young child uses crayons to draw a picture.
- Küçük çocuk bir resim çizmek için renkli kalem kullanmaktadır.