The playground is divided into three areas by white lines.
- Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş.
These two lines cut across each other at right angles.
- Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir.
The girl spends hours drawing superhero comics.
- Kız süper kahraman çizgi romanları çizerek saatler harcıyor.
The boy spends hours drawing superhero comics.
- Çocuk süper kahraman çizgi romanları çizerek saatler harcıyor.
On your marks, get set, go!
- Çizgilerinize, hazırlanın, başlayın!
I would like to try the blue striped skirt.
- Ben mavi çizgili eteği denemek istiyorum.
The Indian flag is called the tricolour because it has stripes of three colours – saffron, white and green.
- Hint bayrağına üç renkli bayrak denir, çünkü safran, beyaz ve yeşil, üç renkli çizgileri var.
Tom made a dash for the front door.
- Tom ön kapı için bir çizgi yaptı.
This lucky streak won't last forever.
- Bu şanslı çizgi sonsuza dek sürmeyecek.
Who's your favorite cartoon character?
- En sevdiğiniz çizgi film karakteri kim?
Who's your favorite Disney cartoon character?
- En sevdiğin Disney çizgi film karakteri kimdir?
He will have gotten the inspiration from that animated cartoon.
- O hareketli çizgi filmden ilham almış olacak.
What's your favorite animated movie?
- En sevdiğiniz çizgi film nedir?
Really? My hobby is reading comics.
- Sahi mi? Benim hobim çizgi roman okumaktır.
Students don't read many books because of TV and comics.
- Öğrenciler televizyon ve çizgi roman yüzünden, çok kitap okumazlar.
Tom stayed on the sideline.
- Tom yan çizgide kaldı.
Blue lines on the map designate rivers.
- Harita üzerindeki mavi çizgiler nehirleri gösterir.
He draws straight lines.
- O, düz çizgiler çizer.
Mary likes to wear clothes with vertical stripes, because she heard they make you look thinner.
- Mary dikey çizgili giysiler giymekten hoşlanır çünkü onların daha ince gösterdiğini duymuş.
He drew some vertical lines on the paper.
- Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.
He draws straight lines.
- O, düz çizgiler çizer.