çalgılar

listen to the pronunciation of çalgılar
Турецкий язык - Английский Язык
instruments
The Hubble Space Telescope Program uses many instruments to probe the heavens The past, present, and future instruments are
Financial securities, such as money market instruments or capital market instruments
Detail Inventory Table category including: measure, miscellaneous, optical, scientific, survey, and time keeping
a document with a financial obligation or right
a tool, implement, or other device for doing very precise work
{i} financial securities; tools used for a specific kind of work
plural of instrument
The products falling within the scope of the ISD Similar to the 1986 Act definition of investments except that commodity derivatives are not instruments, whilst they are investments
A term used to refer to the tools used for certain types of work, which may be physical such as those used in surveying, or notional such as used in establishing law
are permits, licenses, approvals, authorizations, directions or orders issued by a ministry under the authority given to it by law The government uses instruments to control the actions of individual businesses and industries that could affect the environment A proposal for an instrument includes a proposal to issue, amend or revoke an instrument
The varied tools required in the embalming operation
Financial securities, such as money market instruments or capital market insturments
vurmalı çalgılar
percussion
çalgı
hornpipe
çalgı
gig
elektronik çalgılar
electronic instruments
nefesli çalgılar
the wind
pirinç üflemeli çalgılar
the brass
telli çalgılar
strings

The strings need to play together. - Telli çalgıların birlikte çalması gerekiyor.

telli çalgılar
stringed instruments
telli çalgılar mus
stringed instruments, strings
vurgulu çalgılar mus
percussion instruments
vurma çalgılar
the percussion, percussion section
vurma çalgılar çalan müzisyen
percussionist
vurmalı çalgılar
traps
vurmalı çalgılar
battery
vurmalı çalgılar
percussion instruments
çalgı
instrument

Tom is playing a string instrument of some sort. - Tom bir çeşit telli çalgı çalıyor.

Is the zither a hard instrument to learn? - Zither, öğrenmek için zor bir çalgı mıdır?

çalgı
axe
çalgı
instrumental music
çalgı
musical instrument, instrument
çalgı
group of musicians
çalgı
place which has live musical entertainment
çalgı
music instrument; ax
çalgı
musical instrument
çalgı
{i} ax
çalgı
music instrument
üflemeli çalgılar
the wind
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение çalgılar в Турецкий язык Турецкий язык словарь

elektronik çalgılar
Elektrikten yararlanarak ses gücü yükseltilen çalgılar
telli çalgılar
Vurma çalgıları ve yaylı çalgıları içine alan, teller aracılığıyla ses çıkaran çalgılar
vurma çalgılar
Davul, zil, timbal, tef gibi vurularak çalınan çalgılar
yaylı çalgılar
Keman, kemençe, viyolonsel gibi yayla çalınan çalgılar
ÇALGI
(Osmanlı Dönemi) Müzik âleti. Müzik, çalgı. İslâm âlimleri insanda maddi, hayvâni hisler ve hevesler uyandıran müziğin haram olduğunu bildirmişlerdir
Çalgı
enstrüman
çalgı
Bahçe süpürgesi
çalgı
Ahır süpürgesi
çalgı
Müzik aleti, enstrüman. Çalgı çalma, müzik: "Sokağın dibinde çalgı sesleri işiterek birkaç adım ilerledi."- P. Safa
çalgı
Çalgı çalma, müzik
çalgı
Müzik topluluğu
çalgı
Müzik aleti, enstrüman
çalgı
Uzun ince ağaç çubuklarından yapılmış, avlu, ahır veya harman yerinde süpürge yerine kullanılan alet
çalgı
Müzik topluluğu: "Çalgı, yerine geçmiş oturmuştu."- E. E. Talu
çalgı
Büyük süpürge
çalgılar
Избранное