çalışanları

listen to the pronunciation of çalışanları
Турецкий язык - Английский Язык
staffers
plural of staffer
çalışan
employee

Tom doesn't know how to treat his employees properly. - Tom çalışanlarına düzgün bir şekilde nasıl davranacağını bilmiyor.

Tom has more than three hundred employees. - Tom'un üç yüzden daha fazla çalışanı var.

çalışan
laboring
belediye çalışanları
(Politika, Siyaset) municipal officials
fabrika çalışanları
blue-collar workers
çalışan
worker

I am an office worker. - Ben bir ofis çalışanıyım.

I'm just a plain office worker. - Ben sadece düz bir ofis çalışanıyım.

çalışan
running

The number of cars running in the city has increased. - Şehirde çalışan arabaların sayısı arttı.

He's an advocate of barefoot running. - O yalınayak çalışan bir avukat.

çalışan
{s} active
çalışan
operative
çalışan
personnel
çalışan
going
çalışan
labouring
çalışan
working at
basımevi çalışanları sendikası
chapel
besin hizmeti çalışanları
(Gıda) food service employees
depo çalışanları
warehouse employees
gazete çalışanları
newspaper employees
kent çalışanları
(İnşaat) city employee
okul çalışanları ve öğrencileri
school
petrol çalışanları
petroleum workers
saha çalışanları
(İnşaat) field personnel
sekreterlik çalışanları
(Ticaret) clerical workers
çalışan
labouring [Brit.]
çalışan
working

Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours. - Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.

Tom currently has ten people working for him. - Tom şu anda onun için çalışan on kişiye sahip.

çalışan
working; employee, worker
üniversite çalışanları
colloge employees
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение çalışanları в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Çalışan
(Osmanlı Dönemi) SAİ
çalışanları
Избранное