I went for a walk after breakfast.
- Kahvaltıdan sonra yürüyüşe çıktım.
He took a walk before breakfast.
- O, kahvaltıdan önce bir yürüyüşe çıktı.
Tom pointed to the fire escape.
- Tom yangın çıkışını işaret etti.
Her name often escapes me.
- Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
Please use this exit when there is a fire.
- Bir yangın olduğunda, lütfen bu çıkışı kullanın.
The exit flowrate is proportional to the pressure difference around the exit valve.
- Çıkıştaki akış hızı, çıkış kapakçığının etrafındaki basınç farkıyla orantılıdır.
When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
- Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
Tom got out of prison after 30 years.
- Tom otuz yıldan sonra hapishaneden çıktı.
Sami exited the underground parking lot.
- Sami yeraltı otoparkından çıktı.
Tom exited the tunnel at 80 miles an hour.
- Tom saatte 80 mil hızla tünelden çıktı.
I can't go out because I have a lot of homework.
- Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.
Daddy, may I go out and play?
- Baba, dışarıya çıkıp oyun oynayabilir miyim?
The robber emerged from the darkness.
- Karanlıktan bir soyguncu ortaya çıktı.
Where is the emergency exit?
- Acil çıkış kapısı nerede?
By the time you get out of prison, she'll have been married.
- Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
I couldn't get out of my garage because there was a car in the way.
- Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.
Jane is very content with her job and has no desire to quit it.
- Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.
Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.
- Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.