I went for a walk after breakfast.
- Kahvaltıdan sonra yürüyüşe çıktım.
I left home without having breakfast yesterday.
- Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım.
They wanted to escape on vacation.
- Tatile çıkmak istediler.
Her name often escapes me.
- Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
Emergency exits must be kept free of blockages for public safety.
- Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.
Where is the emergency exit?
- Acil çıkış kapısı nerede?
Tom got out of prison after 30 years.
- Tom otuz yıldan sonra hapishaneden çıktı.
When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
- Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
Sami exited the underground parking lot.
- Sami yeraltı otoparkından çıktı.
The old woman exited the bus.
- Yaşlı kadın otobüsten çıktı.
I can't go out because I have a lot of homework.
- Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.
I'm going to go out this afternoon.
- Bu öğleden sonra dışarıya çıkacağım.
The robber emerged from the darkness.
- Karanlıktan bir soyguncu ortaya çıktı.
It will be four years before the definite result of beef liberalization emerges.
- Sığır serbestleştirilmesinin kesin sonucu ortaya çıkmadan önce dört yıl olacak.
By the time you get out of prison, she'll have been married.
- Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
I couldn't get out of my garage because there was a car in the way.
- Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.
You're very possessive, aren't you?
- Sen çok sahip çıkansın, değil mi?
I think Tom is possessive.
- Sanırım Tom sahip çıkan.
Jane is very content with her job and has no desire to quit it.
- Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.
Tom couldn't quite make out what the sign said.
- Tom işaretin ne anlama geldiğini tam olarak çıkaramadı.