çöktürmek

listen to the pronunciation of çöktürmek
Турецкий язык - Английский Язык
to settle, make (a substance) settle
to make (something, someone) collapse
(Denizbilim) settle
precipitate
collapse
çöktürmek işi
to precipitate the job
çöktürme
(Gıda,Kimya) precipitation
çöktürme
settling
çök
gravitate
çök
{f} settling
çök
cave in
diz çöktürmek
1. to make (someone) kneel down. 2. to subdue, bring (someone) to his knees
çök
collapse

The house collapsed in an earthquake. - Ev bir depremde çöktü.

He collapsed to his knees. - O, dizlerinin üzerine çöktü.

çök
collapsed

The bank collapsed during the recession. - Banka ekonomik durgunluk sırasında çöktü.

Tom collapsed because of the heat. - Tom ısıdan dolayı çöktü.

çöktürme
collapsing, making (something, someone) collapse
çöktürme
settling, making (a substance) settle
Турецкий язык - Турецкий язык
Çökmesine yol açmak, çökmesine sebep olmak
çöktürme
Çöktürmek işi
çöktürmek
Избранное