'twixt

listen to the pronunciation of 'twixt
Английский Язык - Турецкий язык

Определение 'twixt в Английский Язык Турецкий язык словарь

between
arasına

Tom Mary ve eşinin arasına oturdu. - Tom sat down between Mary and her husband.

Biz resmî ve özel işler arasına çizgi çizmeliyiz. - We should draw the line between public and private affairs.

between
arasında

Teoride, teori ve pratik arasında hiçbir fark yoktur. Fakat pratikte, var. - In theory, there is no difference between theory and practice. But, in practice, there is.

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

between
in between sallantıda
between
Xbetween arada
between
ortada
between
ila

Bu ilacı öğünler arasında al. - Take this medicine between meals.

Akşam yemeği saat 9 ila 12 arasında servis edilir. - The evening meal is served between 9 and 12.

between
aralık

Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım. - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

between
aralarında

Aralarında gizli bir anlaşma var. - They have a secret understanding between them.

Tom ve Mary parayı kendi aralarında paylaştılar. - Tom and Mary divided the money between themselves.

between
arada

İki arada bir derede. - Between a rock and a hard place.

O, arada balığa gitti. - He went fishing in between.

between
between arasında
between
few and far between nadiren
between
araya

Onun İlk askeri deneyimleri İngiliz sömürge imparatorluğu ve bağımsızlık arayan Boerler arasındaki savaşta yer aldı. - His first military experiences took place in the war between the British colonial empire and the Boers, who sought independence.

between
aralarından
between
ortaya

Onların aralarındaki rekabet kısa sürede ortaya çıktı. - The rivalry between them was soon apparent.

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

between
seyrek

Taksiler sağanak sırasında seyrekti. - Taxis are few and far between during a rainstorm.

between
(zarf) arada, ortasında, araya, arasına, ortada, ortaya
between
between you and me söz aramızda
twixt
arasında
Английский Язык - Английский Язык
betwixt
{e} between
there's many a slip twixt cup and lip
In any situation, however well planned, something can always go wrong
twixt
betwixt
There's many a slip twixt cup and lip
idiom used to warn not to be too sure of oneself about the result of a plan because things can still go wrong before it is accomplished
twixt
An abbreviation of Betwixt, used in poetry, or in colloquial language
twixt
{e} betwixt, between
twixt
Betwixt. between (betwixt)
'twixt
Избранное