Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

zurückgegangen

listen to the pronunciation of zurückgegangen
Английский Язык - Турецкий язык

Определение zurückgegangen в Английский Язык Турецкий язык словарь

diminished
{s} azaltılmış
decreased
azalan
decreased
azalmış

Üniversitenin bağışı son on yılda giderek azalmıştır. - The university's endowment has decreased steadily over the last ten years.

1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır. - Since 1990, methane emissions have decreased by 11%.

diminished
küçültülmüş
diminished
azaltılan
decreased
{f} azal

Satışlar bugünlerde azaldı. - Sales have decreased these days.

1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır. - Since 1990, methane emissions have decreased by 11%.

diminished
{f} azal

Emekli olduktan sonra geliri yarı yarıya azaldı. - His income was diminished by half after retirement.

Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır. - The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened.

diminished
konik
fallen
düşmüş

Tom kanepenin arkasına düşmüş olan bozuk paraları topladı. - Tom picked up the coins that had fallen behind the sofa.

Düşmüş bir kaya onun yolunu kapadı. - A fallen rock barred his way.

declined
reddedildi

Ben kişisel nedenler için reddedildim. - I declined for personal reasons.

Tom'un teklifi reddedildi. - Tom's offer was declined.

diminished
azalt(mak)
diminished
{s} düşürülmüş
diminished
{f} azalt: adj.azaltılmış
diminished
{f} azal: adj.azaltılmış
diminished
azalt

Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır. - The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened.

Savaş ülkenin zenginliği azalttı. - The war diminished the wealth of the country.

dipped
(Hayvan Bilim, Zooloji) aşırı eğik belkemiği olan
fallen
{s} yeryüzüne inmiş