Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
Onlar seksen millik yolculuğu tamamladılar.
- They finished eighty miles' journey.
Programa göre proje tamamlandı.
- They finished the project on schedule.
İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
- My work was already finished on January 15th.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I've finished typing the report.