Tom and Mary are expecting visitors this evening.
- Tom ve Mary bu akşam ziyaretçi bekliyorlar.
I had no visitors today.
- Bugün hiç ziyaretçim yoktu.
Switzerland is a very beautiful country and well worth visiting.
- İsviçre, çok güzel bir ülkedir ve ziyaret edilmeye değerdir.
I really look forward to your visit in the near future.
- Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.
Sami arrived for his visitation day.
- Sami ziyaret günü için geldi.
Next time I visit San Francisco, I'd like to stay at that hotel.
- San Fransisko'yu bir dahaki ziyaretimde o otelde kalmak istiyorum.
During his stay in London, he is going to visit his cousin.
- Londra'da kaldığı sırada kuzenini ziyaret edecek.
I remember Fred visiting Kyoto with his mother.
- Fred'in annesiyle birlikte Kyoto'u ziyaret edişini hatırlıyorum.
I lost no time in visiting my aunt in the hospital yesterday.
- Ben, dün hiç zaman kaybetmeden teyzemi hastanede ziyaret ettim.
Tom brings us gifts whenever he visits.
- Tom her ne zaman ziyarete gelse bize hediyeler getirir.
Lucy sometimes visits May.
- Lucy ara sıra May'i ziyaret eder.
We had unexpected visitors.
- Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Visitors are welcome.
- Ziyaretçiler bekleniyor.
I think you had better call on him.
- Sanırım onu ziyaret etsen iyi olur.
How come you call on us so late at night?
- Nasıl olur da gece öyle geç saatte bizi ziyaret edersin?