zank

listen to the pronunciation of zank
Немецкий Язык - Турецкий язык
e {tsank} r kavga
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) Dar yer. Dar şey
(Osmanlı Dönemi) Darlık, sıkıntı
Английский Язык - Турецкий язык

Определение zank в Английский Язык Турецкий язык словарь

argument
argüman

Onun argümanı mantıklı idi. - His argument was logical.

Argüman eksiklerle doludur. - The argument is full of holes.

argument
sav

Bu bilgi savunma için önemsizdir. - This data is immaterial to the argument.

Savaş için bir kanıt sundu. - He presented an argument for the war.

argument
tartışma

Benim tartışmayı destekleyecek adil bir miktar bilimsel veriyi sıralayacağım - I will marshal a fair amount of scientific data to support my argument.

Ben, bu tartışmada onların yanında yer aldım. - I took sides with them in the argument.

argument
{i} kanıt

Savaş için bir kanıt sundu. - He presented an argument for the war.

argument
{i} iddia

Bu iddia, söz sanatından başka bir şey değil. - This argument is nothing more than rhetoric.

Sigara içmenin zararlı olduğu iddiası kabul edildi. - The argument that smoking is injurious has become accepted.

argument
atışma
argument
hüccet
argument
(Bilgisayar) değişken
argument
yargılama
argument
(Dilbilim) katılan
argument
akıl yürütme
argument
(Dilbilim) öznelik
argument
anlaşmazlık
argument
münakaşa
argument
düşünme
argument
{i} konu

O tartışmayı yaptığımızdan beri Tom benimle konuşmadı. - Tom hasn't talked to me since we had that argument.

Bu tartışma etkili konuşma sanatından başka bir şey değil. - This argument is pure rhetoric.

argument
müzakere
argument
bağımsız değişke argüman
Немецкий Язык - Английский Язык
row
quarrel
tangle
fight
argument
run-in (with somebody / over/about something)