Layla hopped in the car.
- Leyla arabada zıpladı.
Tom hopped in the car and took off.
- Tom arabada zıpladı ve havalandı.
An ash-colored rabbit appeared and as soon as I drew near, it hopped and ran into the woods again.
- Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.
Layla hopped in the car.
- Leyla arabada zıpladı.
Hit the ball after the bounce.
- Zıplamadan sonra topa vur.
They bounced up and down.
- Onlar yukarı aşağı zıpladı.