yolunu açtı

listen to the pronunciation of yolunu açtı
Турецкий язык - Английский Язык
paved the way for
made preparations for, got things ready for; made things easier for
yol aç
{f} cause

I don't want to cause a panic. - Paniğe yol açmak istemiyorum.

The earthquake caused considerable damage. - Deprem, büyük ölçüde hasara yol açtı.

yol aç
{f} gap
yol aç
{f} lead

A new study suggests that hospital records for patients older than 65 are often incorrect, which may lead to serious treatment errors. - Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.

They said it would lead to civil war. - Onun iç savaşa yol açacağını söylediler.

yolunu açtı
Избранное