yavaşlatılmış

Турецкий язык - Английский Язык

Определение yavaşlatılmış в Турецкий язык Английский Язык словарь

slowed

past of slow

Связанные Термины

yavaşla

ease off

yavaşla

decelerate

yavaşla

{f} slow

Shouldn't we slow down? - Yavaşlamamız gerekmiyor mu?

Ambulances don't have to stop at red lights, but they usually slow down. - Cankurtaranlar kırmızı ışıklarda durmak zorunda değiller ama genellikle yavaşlarlar.

yavaşla

{f} slowed

After the first year, the patient's recovery slowed to a standstill. - Birinci yıldan sonra, hastanın iyileşmesi durma noktasında yavaşladı.

Business has really slowed down. - İş gerçekten yavaşladı.

yavaşla

slow up

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение yavaşlatılmış в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Yavaşlatmak işi yapılmış

Связанные Термины

yavaşlatılmış hareket

Hızlı hareketlerin ayrıntılarını gözlemeye yarayan sinema düzeni

Расстановка переносов

ya·vaş·la·tıl·mış