yarıştırma

listen to the pronunciation of yarıştırma
Турецкий язык - Английский Язык
to compete
yarış
race

I am training hard so that I may win the race. - Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum.

Don't race the car. We want to make it go as far as possible. - Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz.

yarış
competition, competing, vying
yarış
compete

Only four horses competed in the race. - Sadece dört at yarışta yarıştı.

A fast child may win the race, but even a slow child can compete. - Hızlı bir çocuk yarışı kazanabilir fakat yavaş bir çocuk bile yarışabilir.

yarış
bout

The wrestler had his right leg broken in a bout. - Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.

yarış
course
yarıştırmak
(Ticaret) matching
yarış
compete with

Nobody can compete with that. - Hiç kimse onunla yarışamaz.

We can't compete with that. - Biz onunla yarışamayız.

yarış
{f} contest

Are you going to take part in the contest? - Yarışmaya katılacak mısınız?

Many students took part in the contest. - Çok sayıda öğrenci yarışmaya katıldı.

yarış
racing

He knows better than to spend all his money on horse racing. - Bütün parasını at yarışına harcamayacak kadar akıllı.

Boats were racing last night. - Tekneler dün gece yarışıyorlardı.

yarış
gymkhana
yarıştırmak
run
yarış
racing track
yarış
race, contest of speed
yarış
run

The Yankees are running away with the pennant race. - Bayrak yarışında Yankiler fark atıyorlar.

Having run the race, Jane had two glasses of barley tea. - Yarışı koştuktan sonra, Jane iki bardak arpa çayı içti.

yarış
race; competition
yarış
vie
yarıştırmak
to have (someone) compete, contest, contend or vie; to have (one person) compete, contest, contend, or vie with (another)
yarıştırmak
to cause to race, to race
yarıştırmak
race
yarıştırmak
to have (someone) race, have (someone) participate in a race; to have (one person) race against (another)
Турецкий язык - Турецкий язык
Yarıştırmak işi
Yarış
müsabaka
Yarış
(Osmanlı Dönemi) SEBAK
Yarış
(Hukuk) KONKUR
yarış
Genellikle bir ödül kazanmak amacıyla birbirini yenmeye çalışma, müsabaka
yarış
Yarışma, rekabet
yarış
Bir spor dalında genellikle ödül kazanmak amacıyla birbirini yenmeye çalışma, müsabaka: "Bunlardan kaç babayiğit bu ölüm yarışını göze alabilir?"- T. Buğra
yarıştırmak
Yarışmasını sağlamak
çene yarıştırma
bakınız: söz göstergesi
çene yarıştırma
Karşılıklı gevezelik etme, karşılıklı çene çalma
yarıştırma
Избранное