The production has visual appeal for the audience.
- Yapımın seyirciler için görsel bir çekiciliği var.
I value handmade things.
- El yapımı şeylere değer veriyorum.
All of them were handmade things.
- Onların hepsi el yapımı şeylerdi.
The production has visual appeal for the audience.
- Yapımın seyirciler için görsel bir çekiciliği var.
I think Tom's homemade cookies are better than the ones Mary makes.
- Sanırım Tom'un ev yapımı kurabiyeleri Mary'nin yaptıklarından daha iyi.
The true makers of history are the masses.
- Tarihin gerçek yapımcıları kitlelerdir.
The building is under construction.
- Bina yapım aşamasındadır.
The building is already under construction.
- Bina zaten yapım aşamasında.
The new law was twelve months in the making.
- Yeni yasa on iki aydır yapım aşamasındaydı.
That old man had been making homemade whiskey for fifty years.
- O yaşlı adam elli yıldır ev yapımı viski imal etmekteydi.
A new road is under construction.
- Yeni bir yol yapım aşamasındadır.
The house is now under construction.
- Ev şimdi yapım aşamasında.
When's the last time you ate homemade cookies?
- En son ne zaman ev yapımı kurabiye yedin?
That old man had been making homemade whiskey for fifty years.
- O yaşlı adam elli yıldır ev yapımı viski imal etmekteydi.