It will be a shorter book and it will not start four million years ago, he said with a smile at an awards ceremony in the Pennsylvania state Capitol. - Earliest Usenet use via Google Groups: fa.sf-lovers, 05 May 1981 1718-PDT, Jim McGrath.
It took years for the bus to come.
Visitors to that town increase in number year by year.
- Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
He has been in Japan for three years.
- O üç yıldır Japonya'da.
I saw a movie for the first time in two years.
- İki yılda ilk kez bir film izledim.
India was governed by Great Britain for many years.
- Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
Tom and Mary woke up early to see the first sunrise of the year.
- Tom ve Mary yılın ilk güneşinin doğuşunu görmek için erken uyandı.
Tom hasn't sung in years.
- Tom yıllarca şarkı söylemedi.
Senede dört mevsim vardır: Bahar, yaz, güz ve kış.
- Bir yılda dört mevsim vardır: İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış.
Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.
- Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.