Australia exports a lot of wool.
- Avustralya çok miktarda yün ihraç etmektedir.
Sheep provide us with wool.
- Koyun bize yün verir.
Scotland is famous for its woollen textiles.
- İskoçya yünlü tekstili ile ünlüdür.
He is wearing a woolen sweater.
- O, yünden bir kazak giyiyor.
I bought a beautiful large ancient red Iranian woolen carpet.
- Büyük, eski, güzel, kırmızı bir yün İran halısı satın aldım.