I spoke loudly so that everyone could hear me.
- Herkes beni duyabilsin diye yüksek sesle konuştum.
Someone is knocking loudly at the door.
- Birisi yüksek sesle kapıyı çalıyor.
I felt an impulse to cry out loud.
- Yüksek sesle bağırmak için bir dürtü hissettim.
Tom began to cry loudly.
- Tom yüksek sesle ağlamaya başladı.